Tartılmak ya da Tartılmamak. İşte Bütün Mesele Bu…
Günlük yaşantımızda ve diyete başladığımızda vücut ağırlığımızı belli aralıklarla kontrol etmek önerilmektedir. Ancak tartılma işi, bazı kişiler için takıntı haline gelir ve gün içerisinde defalarca tekrarlanır. Bu durum psikolojiyi bozduğu gibi, kilo verme isteğinden soğutarak, tekrar kilo almaya bile neden olabilir.
Ne sıklıkla tartılalım ve doğru tartılmak için neler yapmalıyız konusuna açıklık getirmeden önce, tartı ağırlığımızı etkileyen ve kontrol edemediğimiz hangi faktörler var gelin bir göz atalım.
Vücut ağırlığımız gün içerisinde yaklaşık 1-2 kg kadar değişir. Tükettiğimiz yiyecek ve içeceklerin içeriği ve hacmi, tuz tüketme durumu, kadınların periyot dönemleri, idrar ve gaita yapma durumu, hatta yolculuk, yoğun egzersiz ve uykusuzluk bile, gerçek ağırlığımızı görmemizi engeller. Sonuçta, gün içinde farklı saatlerde veya üst üste günlerde kilomuzda çok büyük farklar oluşur ve bu durum bize kilo aldığımızı düşündürebilir.
Bazı egzersizler vücutta kas kütlesini artırır. Özellikle ağırlık egzersizleri, kas kütlesinde ve dolayısı ile ağırlıkta artışa neden olur. Bu durumda kişiler egzersiz ve diyet yapmalarına rağmen kilo aldıklarını düşünerek egzersiz ve diyeti bırakabilir.
Yine yapılan en büyük hata farklı tartılarda tartılarak bu ağırlıkları kıyaslamaktır. Tartıların kalibrasyonları farklıdır. Yani sabit bir ağırlığı farklı terazilere koyduğumuzda farklı sonuçlar görebiliriz. Bu nedenle farklı basküllerde ölçüldüğümüzde bazen sevinebilir bazen de üzülüp kilo aldığımızı düşünüp diyeti ve egzersizi bırakabiliriz.
Ayrıca nasıl kilo almamız belli bir düzen içerisinde olmadıysa, kilo vermemiz de hep aynı hızda ve miktarda olmaz. Yani tartıda her hafta aynı kilo kaybını beklemek bizi hüsrana sürükler. Unutmamız gereken şey, tartı ağırlığınız, yaptıklarımıza hemen karşılık da vermeyebilir.
O halde tartıda doğru sonuç almak için neler yapmalıyız bir bakalım.
1. Hep aynı tartıda tartılarak, tartılar arası farkların oluşmasını engelleyelim.
2. Günün aynı saatinde, aynı şartları sağlayarak ağırlığımıza bakmalıyız. Sabah aç karnına, tuvaletimizi yaptıktan sonra, kahvaltı öncesi, aynı kıyafetlerle veya iç çamaşırlarımızla tartılmak en ideal olanıdır.
3. Kadınlarda periyot öncesi ve periyodun ilk günlerinde, seyahatten geldiğimizde, çok tuzlu ve karbonhidrattan zengin beslendiğimizde, aşırı yorgun olduğumuzda, yetersiz veya çok fazla uyduğumuzda tartıya çıkmamalıyız. Bu durumlarda tartılmak için 2-3 gün beklemek en doğru sonucu verir.
4. Ağırlığımızı; yağ, kas, su ve diğer dokular oluşturur. Yoğun bir egzersiz programına başladıktan sonra kas kütlemiz artar ve diyet yapmamıza ragmen tartı ağırlığımızın değişmediğini görebiliriz. Ama aslında egzersizin yağ oranımızı azaltığını unutmayalım.
5. Çok sık tartılmak psikolojik olarak yıpranmamızı, hatta tartılmayı takıntı haline getirmemize neden olabilir. Bu nedenle haftada 1 kez tartılmak en önerilen tartılma sıklığıdır. Eğer bu konuda kendinize engel olamıyorsanız tartınızı ortadan kaldırarak, belli aralıklarla başka bir yerde veya diyetisyeninizde tartılabilirsiniz.
6. Uzun süredir kullandığımız tartılarımızı yılda bir-iki kez sabit bir ağırlıkla kontrol etmeli, gerekli ise kalibrasyonunu yaptırmalıyız.
7. Uzun süre kaldığımız kiloları geçmek için tartılma sıklığını azaltmak etkili bir yöntemdir. Yapılan bir çalışmada, belli bir kilonun altına inemeyeceğini düşünen bireylerin, tartılmadıklarında ve o kilonun altına daha kolay indikleri saptanmıştır.
O zaman ne diyoruz tartılma işi özen gerektir ve aynı şartlar sağlandığında, doğru sonuç verir. Çok sık tartılmaktan kaçınarak psikolojimizi koruyabilir ve istediğimiz sonuçlara ulaşabiliriz.
Dr.Dyt. Aylin Hasbay Büyükkaragöz,
Nutrition Consultant
Muswell Hill, N10, Londra
Tel: 07555749970